1 Ağustos 2010 Pazar

Kristin Asbjornsen

Kristin Asbjornsen...Denenmeden, üzerine yazılıp çizilmeden geç bir keşif gezisinin içinde yıllar önce büyülenerek izlediğim filmin aradığım sesini buldum yeniden. Aslında aylardır duruyordu gözümün önünde, kulağımın dibinde. Gidip gelip de dinliyordum. Utanmadan baktım bu gece yeniden yeni gelmiş misafirin içinde dolaşırken "Kadıköy evimde", terasa bir adım atmadan, evin içinde birazcık haşlanarak. Norveç esintisi dolsun diye belki Kristin Asbjornsen dinleyeyim dedim. Sonra da bunu anlamsız da olsa yazayım bloguma. Çok şükür ki dinlerken yalnız değilim. Ağlamam için de hiç bir sebep yok. En başta sevgi, aşk, gelecek ve her bir şey yanımda. En çok da Kristin Asbjornsen ve duygularımı kabartan, hakkında abartan haliyle... "Factotum"
Her ne kadar favorim "Green is Everywhere" olsa da bence kahverengi ve tonları... Peki ya "is this the ending?"Oh noooo!!!

The Night Shines Like the Day (2009)
  1. Green is everywhere
  2. Is this the ending?
  3. Snowflake
  4. Don't hide your face from me
  5. Afloat
  6. And I long to see you again
  7. I'm too heavy now
  8. Walk around me
  9. Moment
  10. Rain, oh Lord
  11. One day my heart will break
  12. Someday I'll carry you home
  13. Lose
http://www.youtube.com/watch?v=hAkK0MhLDgE

P.S. Ay sonu değerlendirme yazıları yaz ayının rehavetiyle bir süre rafa kalktı. Bekleyenler belki yaz sonu değerlendirmesi okuyabilirler. Bu arada duyurduğum gibi kitap çıktı, 2.'si de yolda. Baştan savma iş yapmayalım diye demlenme zamanını da işin içine katıp sabırla (ben nasıl sabredeceksem?) bekleyelim. Hem gün doğmadan neler doğar. Ama o zaman kadar bloglamaya devam

Hiç yorum yok:

Savruk Yazılar 003 (13 Temmuz Datça- Mesudiye Yangını)

Kask, power bank, su, kumanya, sağlık çantası, kafa feneri…   Yanmaz eldiven, yanmaz gözlük, yanmaz pantolon, yanmaz ayakkabı… Hop orada dur...