6 Ağustos 2011 Cumartesi

Müzikle sosyal değişimin adı: ‘El Sistema’ Türkiye’de!

Müzikle sosyal değişimin temellerini atan El Sistema’nın kurucusu Jose Antonio Abreu, o sistemin içinden çıkan dünyaca ünlü şef Gustavo Dudamel ve Simon Bolivar Senfoni Orkestrası Türkiye’de.

Özge Ç. Denizci

2006 yılında Andante dergisi yayın yönetmeni Serhan Bali’nin yazılarından okumanın yanı sıra, internette en çok tıklanan videolara sahip oluşuyla da büyük bir şöhret sahibi olan dünyaca ünlü şef Gustavo Dudamel Türkiye’ye geldi. Kendisi de ‘El Sistema’ hareketi içinde doğan Dudamel, Simon Bolivar Senfoni Orkestrası’yla birlikte Haliç Kongre Merkzi’nde pazartesi ve Salı günleri iki farklı konser verecek.

Sadece müzik alanında değil sosyal alanda da büyük bir başarı sağlamış olan Venezüellalı ‘El Sistema’ hareketi, yankıları ve benzerleri dünyanın çeşitli ülkelerinde kurulmaya başlanan bir oluşum. Oluşumun en önemli özelliği, her biri birbirinden farklı hikayelere sahip çocukların müzik yoluyla hayatlarının değiştirmesi yani bir yerde müziğin gücü.

DÜNYANIN HER YANINDA ‘EL SİSTEMA’

Bundan 33 yıl önce 1975 yılında Venezüella’nın başkenti, Caracas’ta bir otoparkta Jose Antonio Abreu tarafından kurulan 11 kişilik orkestra, artık bugünlerde 300 bin Venezuellalı fakir çocuğa müzik öğrenimi sağlıyor ve onların hayatını değiştiriyor. Felsefesi ve öğretim biçimleri dünyanın dört bir yanına yayılan sistem doğudan batıya pek çok farklı ülkede mucizeler yaratıyor. Kuşkusuz bu mucizelerden biri de dünyanın en ünlü şeflerinden Gustavo Dudamel. Dudamel de ‘El Sistema’da yetişmiş bir müzisyen. Trombonist ve ses eğitmeninin oğlu olarak dünyaya gelen Dudamel, 10 yaşında bu sistem içinde keman çalmaya başlar ve ardından şeflik öğrenimi görür. Dudamel’in orkestra şefliği alanında yolculuğu ona dünya çapında birçok ödülü de getirir. Derken şef kısa sürede adını dünyaya duyurur.

Tüm dünya için ilham verici bir örnek oluşturan El Sistema’nın kurucusu José Antonio Abreu da İKSV’nin ‘El Sistema’ etkinlikleri kapsamında İstanbul’da. Abreu, 8 Ağustos Pazartesi günü saat 16.00’da The Marmara Taksim’de bir söyleşi gerçekleştirecek. Söyleşide de kuşkusuz ‘El Sistema’ hakkında bilinen ve bilinmeyen farklı konular hakkında bilgi verecek Abreu’ya soru sormak da mümkün olacak. Edirnekapı Barış İçin Müzik Projesi temsilcilerinden, akademisyen Yeliz Yalın Baki, keman virtüözü Cihat Aşkın, piyano virtüözü Süher Pekinel’in katılımıyla, gerçekleştirilecek söyleşinin moderatörlüğünü İstanbul Müzik Festivali Danışma Kurulu üyesi Feyzi Erçin yapacak.


SAHNEDE TÜRKİYE’NİN ‘EL SİSTEMA’LARI

Asıl can alıcı etkinliklerden biriyse bu akşam (7 Ağustos Pazar) günü gerçekleşecek Galata Meydanı’nda gerçekleşecek. Saat 21.00’de Simon Bolivar Orkestrası’nın müzik gruplarından Caracas Brass Ensemble ve perküsyon ekibi Atalaya Percussion Ensemble’ın vereceği iki farklı konserin yanı sıra, Türkiye’nin ‘El Sistema’sı diyebileceğimiz ve Edirnekapı’da binlerce çocuğa müzik öğrenimi sağlayan 2009 yılında Urban Age Ödül’ünün sahibi olan ‘Barış İçin Müzik’’den çocukların yanı sıra, ve Sulukule Kentsel Yıkım ve Yenileme Bölgesi’ndeki çocukları, içinde bulundukları zorluklara rağmen yetenek ve potansiyelleri değerlendirilerek yaşama kazandırmayı amaçlayan Sulukule Çocuk Sanat Atölyesi de sahneye çıkacak.



MERAKLILARINA KONSER REPERTUARI

Şef Gustavo Dudamel yönetimindeki Venezüella Simon Bolivar Senfoni Orkestrası, 8 Ağustos Pazartesi akşamı saat 21.00’de gerçekleştirilecek ilk konserde Tchaikovsky’nin Hamlet, Orkestra İçin Fa minör Fantezi Uvertür, Op.67, Romeo Juliet, Fantezi Uvertür, Fırtına, Fa minör Senfonik Fantezi, Op.18 ve Francesca Rimini, Dante'den Esinli Senfonik Fantezi, Op.32 eserlerini seslendirecek. Orkestra, 9 Ağustos Perşembe akşamı ise, Ravel’in Daphnis ve Chloë, Süit No. 2, Castellanos’un Santa Cruz de Pacairigua, Senfonik Süit, Chavez’in 2. Senfoni, "Sinfonia India" ve Stravinsky’nin Ateşkuşu Bale Süiti (1919) adlı eserlerini seslendirilecek.

Savruk Yazılar 003 (13 Temmuz Datça- Mesudiye Yangını)

Kask, power bank, su, kumanya, sağlık çantası, kafa feneri…   Yanmaz eldiven, yanmaz gözlük, yanmaz pantolon, yanmaz ayakkabı… Hop orada dur...