18 Aralık 2015 Cuma

Müzik Yolda gerek...

Kolay akılda kalan şarkılar vardır. Sözlerindeki anlam bile zaman zaman o basitliğin ve naifliğin içinde kıvrılır.  O kıvrılma, o basitliğin müsebbibi olan karmaşık soloları rahatlatmak için en uygun haldir.

Yolda işte tam olarak böyle bir grup benim için. Çok sevdiğim müzisyen arkadaşlarımdan oluşan ve aynı zamanda dünya çapında müzisyen başka arkadaşlarımın da eklendiği ...  Elementlerinin değişimi, müziği de bir yerden başka bir yere götürüyor. Yani zaten her konserde mutlak suretle farklı olacak olan müzik daha da farklılaşabiliyor.

En büyük hedef ise eğlenmek!

Bu da müziğin oluşumu sırasında müzisyenlerin gülümsemesinden ve çalma tavrından anlaşıyor. Onlar sahnede ne kadar eğleniyorsa (tam olarak play /oynuyorsa), izleyen de o kadar eğleniyor.

Durum "ver coşkuyu" durumundan çok daha farklı ama olan,  yaşanılan ve alınan şey coşku...

İsim vermemekte kararlıyım.
O sahnede hep iyi saksafoncular var. "Ukuleleyi ne kadar da iyi çalıyorsunuz efendim" diyebileceğiniz biri var...  Bazen iyi trompetçiler eşlik ediyor bazen de iyi gitaristler, kemancılar <3... Mikser kanalları, mikrofonlar kapanın elinde kalıyor. İyi kapan sahnede yer alıyor. Eee, bunun adı ne de olsa 'kanlı takip!'

Yolda'nın değişken yapıda olması en sevdiğim hal. İkinci en sevdiğim durum ise tam bağımsız olmaları... İnternet sayfalarından stream olarak dinlenebiliyor olmalarının yanı sıra, 'al yanında taşı', 'offlineken de dinle' mantığıyla parçaları indirebiliyor oluşumuz.

Mitanni'de, Arsen Lüpen'de, Nazım Hikmet Kültür Merkezi'nde onları yakalayabilirsiniz. Ama başka yerlerde de karşınıza çıkma ihtimali yüksek.

Ne de olsa sahne Yolda düzülür...

Benden duymuş olmayın ama yeni şarkılar da Yolda!

"Gökkuşağı çizmeye devam, bu daha başlangıç"

Buyurun buradan dinleyin:


Hiç yorum yok:

Savruk Yazılar 003 (13 Temmuz Datça- Mesudiye Yangını)

Kask, power bank, su, kumanya, sağlık çantası, kafa feneri…   Yanmaz eldiven, yanmaz gözlük, yanmaz pantolon, yanmaz ayakkabı… Hop orada dur...